FLAŞ HABER.. SON ANKETTE ÖYLE BİR SONUÇ ÇIKTI Kİ

Son anketten kimsenin beklemediği sonuç çıktı

Türk insanının karamsarlığı ankete de yansıdı. 2 yıl önce endişeli insanların yüzdesi yüzde 40'tan yüzde 58'e, kızgın insan oranı da yüzde 16'dan yüzde 20'ye yükseldi. Umutlu insan oranı yüzde 30'dan yüzde 20'ye düştü. Anket sonuçları iktidar partisinde şok yaşattı.

Söz konusu çalışmanın ardından TürkiyeRaporu, Ağustos 2022 anketinde yurttaşlara ülkenin gidişatı hakkında nasıl hissettiklerini sordu.

Araştırma ağustos ayının ilk haftasında Türkiye genelinde 1500 kişi ile yapıldı.

Araştırmada katılımcılara, “Ülkenin genel gidişatını düşündüğünüzde sayacaklarımızdan hangisi hislerinizi en iyi şekilde ifade eder” diye soruldu.


Buna göre yurttaşların yüzde 58’i “endişeli”, yüzde 20’si “umutlu”, yüzde 10’u “gururlu”, yüzde 12’si ise “kızgın” olduğunu söyledi.

Çalışmanın yapılmaya başlandığı 2020 Temmuz ayında ise sonuçlar şöyle olmuştu: Endişeli: yüzde 40. Umutlu: Yüzde 30. Gururlu: Yüzde 11. Kızgın: Yüzde 16.

Araştırmaya göre 18-24 ve 25-34 yaş grubundaki katılımcılar, en yüksek oranda “endişe” ve en düşük oranda “umut” ifade eden grup oldu.

Buna göre 18-24 yaş grubundaki katılımcıların yüzde 65.8’i endişeli, yüzde 4.1’i gururlu, yüzde 11.3’ü kızgın, yüzde 18.8’i ise umutlu yanıtını verdi.



İKİ YILIN ZİRVESİNDE

Anket sonuçlarını değerlendiren TürkiyeRaporu Direktörü Can Selçuki, “Yurttaşların genel hissiyatı bakımından olumsuz bir tablo ortaya çıktığını” söyledi.

Selçuki, şu tespitleri yaptı: “2020 yılının Temmuz ayından beri takip ettiğimiz bu sorunun cevaplarına göre Ağustos 2022’de ‘Endişeliyim’ diyenlerin oranı en yüksek seviyeye ulaştı.

Benzer şekilde ülkenin gidişatıyla ilgili ‘Umutluyum’ diyenlerin oranı iki sene içerisindeki en düşük seviyesinde.

Enflasyonun bir türlü inme eğilimine girmemesi, artan işsizlik ve etrafımızdaki jeopolitik riskler toplumdaki endişe duygusunu yükseltiyor.

Bu tip buhranlı dönemlerin atlatılmasında siyasetçinin uyguladığı politikalar kadar toplumun aynı hedefler doğrultusunda birliği de önem taşımaktadır.

Görünen o ki hükümet toplumu çözüm içeren bir geleceğe ikna etmekte zorlanıyor.”