ERDOĞAN'IN SEÇİM ÖNCESİ EKONOMİ PLANI AÇIĞA ÇIKTI

ERDOĞAN'IN SEÇİM ÖNCESİ EKONOMİ PLANI AÇIĞA ÇIKTI

Ekonomistlerin dillendirdiği son seçim senaryosuna göre, enflasyonu yüzde 100’ün altına düşürmek için kredileri kısan ekonomi yönetimi yılbaşından sonra piyasaları krediye boğacak.


Son günlerde piyasalarda ilginç bir söylenti dolaşıyor. Ekonomi yönetiminin yılbaşına kadar frene basıp daha sonra kredi musluklarını açarak kredi alamadığından yakınan sanayiciler başta olmak üzere esnaf ve halkın rahatlatılacağı belirtiliyor. Söylenenlere göre bu kredi paketinin büyüklüğü en az 300 milyar lira olacak. Küçük işletmelere kredilerin bir süredir işlevini yitiren Kredi Garanti Fonu (KGF) aracılığıyla verileceği de söylenenler arasında.

BANKALAR KREDİ VERMEYE YANAŞMIYOR

Şu anda özel bankalarda kredi faizleri sıfır konutlar için aylık yüzde 2.05-2.45 civarında. Kamu bankalarında ise kredi faizi sıfır konutta yüzde 1.20, ikinci el konutlarda ise yüzde 1.29 seviyesinde ve en fazla 500 bin lira kredi veriyor. Tüketici kredilerinde de faiz oranları yüzde 2.30-2.70 seviyelerinde. Ancak bu yüksek faiz oranlarına rağmen yine de almak isterseniz bugünlerde bankaların çok sıcak yaklaştığı söylenemez. Genellikle bir bahane bulunarak müşteriler ya geri çevriliyor ya da dosyaları onaylanmıyor. “Krediniz hazır” içerikli SMS’lerin artık esamesinin bile okunmaması da bu yaklaşımın en önemli göstergesi.

'KREDİ FAİZLERİ DÜŞÜRÜLECEK'

Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, enflasyonun yüzde 100’ün üzerine çıkmasının önüne geçmek için haziran başından bu yana kredilerin durdurulduğunu hatırlatarak, “Ancak yılbaşından sonra düşük faizli krediler pompalanmaya başlayacak” dedi. Babuşcu, ikinci el konutlar için şu anda yüzde 1.29 olan aylık faiz oranının yüzde 0.99’a, ihtiyaç kredisinde de yüzde 1.60’tan 1.20’ye kadar düşürüleceğini belirterek, “Bu şekilde sağlanacak rahatlamayla enflasyon yüzde 100’e ulaşmadan mayıs ayında seçime gidilecek” diye konuştu.

'ÜRETİM YAPILAMAZ HALE GELDİ'

Ekonomist ve bankacılık uzmanı Erol Taşdelen de şu anda kredilerin neredeyse tamamen durduğuna dikkat çekerek, “Bireysel krediler durdu, konut kredisi faizleri de kullanılabilir oranda değil. Kamu yüzde 1.20 diyor sıfır konutlar için ama onaylamıyor dosyaları. 2. el konuta yüzde 1.29 diyorlar ama ortada sadece faiz oranı var, kredi yok” dedi. Reel sektör için de kredi kanallarının ciddi şekilde daraldığını vurgulayan Taşdelen, şunları söyledi:

“Ekonomi yönetimi bunu ‘Dövize, stokçuluğa gidiyor’ diye açıklasa da gerçeklerle fazla örtüşmüyor. Zira hiçbir sanayici stok yapmak için imalat yapmaz, malı satılacak ki nakit akışı bozulmasın. Sanayide sürekli imalat yapan bir yapı var, satılıp satılmayacağını düşünmez sanayici, üretir sadece. Üretimi durdurmanın da sanayiciye ciddi maliyeti olur, o nedenle ‘İstediğim zaman şalteri indiririm, istediğim zaman açarım’ diyemez. Emtia fiyatlarındaki dalgalanmalar, tedarik zincirlerindeki aksamalar neden ile fazladan hammadde aldığı doğrudur, bu da direkt imalata gitti zaten. İmalat kapasite kullanım oranının artışındaki neden budur aslında. İster istemez stoklar şişti. Bu stokların artması stokçuluk anlamına gelmiyor. Şirket ne üretiyor ise stokunda da o ürün vardır. Stokçular ise ileride piyasada olmayacağı veya fiyatı artacağı malları stoklar ki, içlerinde sanayici yoktur. Sanayiciyi stokçuluk ile suçlamak hakarettir. Son günlerdeki tepkiler ne o nedenle fazla oldu.”
Devamını oku » »

Yorum Yap